14 Nisan 2012 Cumartesi

HANELER, 1973


Her Bi Şey Var Derde Devadan Gayrı Episodu

- BİR  NÖBETÇİ ECZANE, KALFA KENDİNE
RAKI SOFRASI KURMAKTADIR. MÜZİK EŞ-
LİĞİNDE ECZANEYİ SUNAR. -

KALFA - O hane, bu hane
             Her hane bir bahane
             Al gözüm seyreyle,
             Hanelerden eczane!

- ECZANENİN ZİLİ ÇALAR. -

KALFA - Aaaaa, olmaz ki canım, daha rakıdan fırt almadık, zırr kapı... Nöbetçi eczaneyiz dediysek, sabaha kadar sizinle uğraşıcaz demedik... Ne zaman benim nöbetim olsa, herkesin yaralanası, hastalanası tutar, iki arabanın çarpışası tutar, birinin öbürünü bıçaklayası tutar, nerde bomba varsa, patlayası tutar... Cıkcık cık... (zil ısrarla çalar) Anlaşıldı anlaşıldı... Geliyoruz, patlama!

- KALFA ÇIKAR. ARKASINDA PİJAMANIN
ÜSTÜNE BİR PALTO GİYMİŞ ORTA YAŞLI 
ADAMLA GİRER. -

KALFA - Nedir?
PİJAMALI - Biraz daha açmasan, zilde beste yapacaktım... Yalnız bu sizin zilin akordu bozuk galiba, bir baktırın... Ohoooo, siz de çilingir sofrasını kurmuşsunuz maşallah...
KALFA - Sana ne ulan? Zilci misin, orkestracı mısın, neyin nesiysen, çabuk söyle, nedir derdir?
PİJAMALI - Dışarısı çok soğuk!
KALFA - Bunun için mi çaldın lan zili?
PİJAMALI - (başıyla "hayır" işareti yaparak) Cık!
KALFA - Ne istiyorsun?

- PİJAMALI İZLEYİCİYE BİR GÖZ ATTIKTAN
SONRA, KALFA'YA YANAŞIR, KULAĞINA 
BİR ŞEYLER FISILDAR. -

KALFA - Gecenin bu saatinde, bu kılıkta gelip beni rahatsız etmeye utanmıyorsun da, "prezervatif" demeye mi utanıyorsun? Verelim bakalım...

- KALFA TEZGÂHIN ARKASINA GEÇER.
ARAŞTIRMALARINA BAŞLAR. PİJAMALI
MAHCUP ÖNÜNE BAKAR. -

KALFA - Nereye koyduk bu meretleri yahu? Hepsini kullanmadık ya!

- BU SIRADA OROSPU GİRER. KALFA OROSPU'YU 
GÖRMEMİŞTİR. PİJAMALI ORUSPU'NUN GELİŞİNDEN
DAHA DA RAHATSIZ OLMUŞTUR. -

PİJAMALI - Yoksa kalsın, ben zaten şey...
KALFA - Dur be kardeşim, bulacaz! (Oraspu'yu görür) Gut nayt canım!
OROSPU - Hayırlı akşamlar hayatım! Kapıyı açık gördüm de girdim... Bana bir iğne yapar mısın?
KALFA - Uykudan mı şikâyetiniz var?
OROSPU - Ay hayır hayatım, bizi uyutan kim? Sabaha kadar uçak iniyor, uçak kalkıyor.
PİJAMALI - Havaalanının yakınında mı oturuyorsunuz?
OROSPU - (Kahkaha atar) Aşşa yukarı! Devamlı uçuştayız yani!
KALFA - Tamam tamam anlaşıldı, beyefendinin şeyine şey bulalım, yaparız! Bekle biraz.
OROSPU - (Pijamalı'yı alıcı gözle süzerek) Beyefendinin neyine ney aranıyor?
PİJAMALI - Hiç canım, Ayşe, gecenin bu saatinde balon diye tutturdu, bu saatte balon nerden bulunacak, ben de eczaneden şey aliiim de şey yapiim diye şey yaptım, eğer bulunamıyorsa...
KALFA - Dur kardeşim, patlama! Var! Bulurum şimdi...
OROSPU - Ayşe kızınız mı?
PİJAMALI - Karım!
KALFA - Bu karı milletinin gecenin hangi saatinde ne isteyeceği bilinmez... Ben, nöbetçi kaldığım geceyi bayram sayarım, karı yok, kafa dinç, ooh! Evde odamı da ayırdım, tavanarasındaki sandık odasına yerleştim, geçen gece sabaha karşı elinde beş tane ceviz, geldi karı. Ne var? Ceviz oynamaya geldim odana!
OROSPU - Prezervatif mi istiyor?
KALFA - Yes.
PİJAMALI - Yok canım, ben zaten... Rica ederim...
KALFA - Rica değil, tebahur etsen faydası yok... Bulmadan dünyada bırakmam... İçim rahat etmez...
OROSPU - Ayşe sinirlenir!
PİJAMALI - (Saatine bakar) Yok canım... Zaten artık...
KALFA - Çok konuşma! Bulacaz verecez prezervatifini! (aranır) Şeytan aldı götürdü, kullanmadan getirdi..

- ZEKİ GİRER KASILARAK, TEZGÂHA
AMERİKAN BARMIŞ GİBİ YASLANIR. -

ZEKİ - (Pijamalı'ya) İyi akşamlar! Muhabbetiniz bol olsun!  (Kalfa'ya) Tek rakı, bol buz, ayrıca su!
KALFA - (Çok kızar) Bas git ulan, ikinci perdede gel!
ZEKİ - Ne kızıyorsun ağbi? Meyhane değil mi burası?
KALFA - (Sinirine hakim olmaya çalışarak) Hemen çık dışarı!
ZEKİ - N'oluyo ya?
KALFA - Çık'şarı dedim, ulan sana!
ZEKİ - (Çıkarken) Allahallah ne biçim meyhane lan burası...

- ZEKİ SİNİRLE ÇIKAR. - 

KALFA - Cık cık cık! (rakısından bir yudum alır) Burası meyhane değil miymiş? Serseri! Hâlâ öğreneme- di nerede gireceğini! (izleyiciye) Bunun babası bizim perdeciydi. Babası ölünce, biz de bunu perdeci yaptık. Çok severdik rahmetliyi... Fişek gibi perde açardı. Tabii artık her oyunda perde kullanılmıyor... Bu tutturdu bana da rol verin, diye... Geçen yaz, bir de fotoromanda oynamış, kim oynatmışsa, niye oynatıyorsa... "Benim seyircim var!" diye başımızın etini yedi. Bu oyuna da adam lazımdı. Haydi oynatalım, hevesini alsın dedik... Nerden dedik... Cık cık cık...
PİJAMALI - Ben sizi daha fazla rahatsız etmeyeyim... Konu da epey dağıldı zaten...

- PİJAMALI ÇIKMAYA NİYETLENİR. 
KALFA KOLUNA YAPIŞIR. -

KALFA - Yoo! Vallahi olmaz! Dünyada bırakmam... Şimdi buluruz... Nereye girdi bu meretler yahu? (aranır)
OROSPU - Hayatım sen şu benim iğneyi hemen saplasan da, ben beyfendinin balon macerasının sonunu beklemesem?
KALFA - Bekle n'olucak! Acelen ne? Mesai saati değil ya?
OROSPU - Ay olur mu hayatım, şimdi bizim mesainin en civcivli zamanı...
KALFA - Sen şindi burdan çık, sağa sap, caddeye çık, bin bir taksiye, doğru Aksaray, alt geçitten sonra, Yenikapı'ya giderken hemen sağda, Dört Mevsim Eczanesi var. Bu gece nöbetçi. Orda Kalfa Kanguru Cavit vardır. Beş metreden kıça enjektör saplar. Kanguru Cavit'e benden selam söyle, nerene ne istersen saplar. (Pijamalı'ya) Sen otur kardeşim, keyfine bak... Eninde sonunda bulacağız evelallah!
PİJAMALI - (saatine bakar) Yok artık, ben hiç şey yapmiiim...
KALFA - Eee, sıkarsın ha! Otur ulan şuraya!
PİJAMALI - Yok, teşekkür ederim, ben böyle iyiyim...
KALFA - Otuuur!
OROSPU - Ay manyak vallahi!

- PİJAMALI SANDALYEYE OTURUR. KALFA
"Nihansın Dîdeden" ŞARKISINI MIRILDANARAK
ARAŞTIRMALARINI SÜRDÜRÜR. ARAŞTIR-
MAKTAN ÇOK ORTALIĞI DÜZELTİR GİBİ BİR
HALİ VARDIR. -

KALFA - Bak bak, bu şişeleri de nereye koymuş gene! Öğrenemedi gitti! (şişelerin yerlerini değiştirir) Yeni aldık bu çocuğu da... İşsiz güçsüz dolaşıyormuş... Babası sizin gibi acelecinin biridir mutlaka, bekleye-memiştir bulunmasını... Ondan sonra serseri mayın bir çocuk sokaklarda... Hiç olur mu? Aldık bu çocuğu yanımıza, dilimizin döndüğünce anlattık. Bak çocuğum Şekip, dedim. Bu turistik kolonyaların turistlerle ilgisi yok, bunları kartpostalların yanına koyma... Sen söyle sen dinle! Şekip hiç oralı değil. Bir kulaktan giriyor, daha öbürüne ulaşamadan aynı kulaktan geri çıkıyor.
PİJAMALI - (ayağa kalkar) Siz hanımefendinin iğnesini yapın isterseniz, çünkü ben...
KALFA - Sen otur yerine! İğnenin nerede olduğunu bulmak kolay mı sanıyorsun? Bak şimdi enjektör kutu- sundan ne çıkar kimbilir? (enjektör kutusunu açar, içinden prezervatif çıkar) Hah! İşte bulduk... Bak, nereye koymuş namussuz Şekip! Ulan bunun enjektör kutusunda işi ne? Cık cık cık... Buyrun beyfendi prezervatifiniz... İsterseniz bulmuşken iki tane veriiim!
PİJAMALI - (para bırakır, alır, çıkarken) Yok canım, nerdeeee?

- PİJAMALI ÇIKAR. -

OROSPU - Bak son defa soruyorum, yapıcek misin, yapmicek misin?
KALFA - (rakısından bir yudum alır) N'apılıcek?
OROSPU - Ne istersen hayatım! Yatma kalkma yüz dolar. Bütün gece kalırsam ikiyüzelli dolar.
KALFA - Hiç kalmazsan kaç dolar?
OROSPU - İstemezsen kalmayız, öyle bir soralım dedik, kapı açık, gece gece belki canın sıkılıyordur felan dedik.
KALFA - Ben karı konusunu tamamen kapattım hamfendi!
OROSPU - Manyak n'olcek!

- OROSPU ÇIKARKEN, TELAŞLA ADAM GİRER. -

ADAM - Çabuk kardeşim, çabuk.
KALFA - Nedir?
ADAM - Çabuk, çabuk, yaralım var, bana hemen tentürdiyot, pamuk, sargı bezi...
KALFA - Öyle şeyler bulunmaz bizde. Hastane mi burası?
ADAM - Ne bulunmaz?
KALFA - Tentürdiyot yok, aromik pipo tütünü var.
ADAM - Yahu tentürdiyotsuz eczane olur mu?
KALFA - O eskidenmiş kardeşim. Kurtarmıyor şimdi. Bin lira kazanıyoruz tentürdiyottan, kim uğraşacak onunla...
ADAM - Pamuk ver kardeşim, sargı bezi ver çabuk...
KALFA - Yok dedik ya kardeşim... Teferruat satmıyoruz. Silatçöpçülertoplar mendil var, istersen ondan veriiim.
ADAM - Ver peki ondan ver, oksijen de ver...
KALFA - Sen gırgır mı geçiyorsun kardeşim oksijen dünyada kalmadı, bizde ne arar?
ADAM - Eczane değil mi burası?
KALFA - Yes itiz.
ADAM - Ne var peki sizde?
KALFA - Ne istersen var! Pilli takunyadan tut da, eflatun deniz gözlüğüne kadar her şey bulunur. Ayrıca her renk oje var, avrupa don var, ayna var, cımbız var, değişik after-shave'ler var, takma kirpik, korse, kakao yağı, ambre solaier, her şey var kardeşim.
ADAM - İlaçlardan ne var?
KALFA - Biz ilaç işini tamamen kestik beyfendi.!

Haneler, 1973
Ferhan Şensoy - FerhAntoloji
Bilgi Yayınevi, 2. Basım 2011, S.77-82

Hiç yorum yok: