24 Mart 2012 Cumartesi

KENAR MAHALLEDE BIR PAZAR GUNU

Kenar mahallede bir Pazar günü
Buğulanır toprak, yol ve damlar
Sabah güneşinin ilk akıntılarında,
Göğü turuncu bir ağ kaplar.


Konuşmalar, küfürler, çocuk çığlıkları,
Öper yüzünü  yeni bir sabahın
Çamaşırlar hışırdar avlularda,
Bayrakları gibi fukaralığın.


Kahveye çıkar birer ikişer erkekler,
Yayılarak otururlar iskemlelerde
Çay bardakları şıngırdar, radyo bağırır,
Bir haftanın yorgunluğu akar iliklerde.


Ötelerde portakal bahçelerinde
Gün ışığı dans eder, sabah yeliyle
Arklardaki sular el çırpar
Ürpertiden toprağı titretircesine.


Bir çocuk çitleri usulca aşar
Geçer uyuklayan bekçinin önünden
Gömleğinin içinde bir damla kalır
Uzayıp giden portakal denizinden.


Tulumbada yüzünü yıkar bir işçi
Daha uyanmayan karısına seslenerek
Kalkar kadın elinde eski bir havlu
Geceki yorgunluğu anlatır ezilerek.


Bir kumru tüner dallarına
Avludaki yaşlı dut ağacının
Ona sevgiyle gülümser
Sonra sarar belini kadınının.


Sokaklarda satıcıların bağırtıları
Kapıların önünde iyice tizleşir
Kenar mahallede bir Pazar günü
Böyle başladı, nasıl biter kim bilir?


Ahmet Erhan


Çağdaş Türkü - Kenar Mahallede Bir Pazar Günü


Söz: Ahmet Erhan
Beste: Eftal Küçük

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Müthiş bir yorum, müthiş sözler. Yozlaşmanın dibini ne zaman göreceğiz acaba :)